Yeşil bir gelecek için atılan adımlarından en büyüğünü şüphesiz ki otomotiv sektöründeki teknolojik yenilikler oluşturmaktadır. Enerji tüketiminde yaklaşık yüzde 30’luk bir kesre sahip olduğunu düşündüğümüzde, ulaşımda yapılacak olan yeniliklerin dünya çapında yapacağı etkiyi tahmin edebiliriz. Bu sebeptendir ki her geçen gün sayıları giderek artan elektrikli araçlar adeta bu alandaki kurtarıcılarımız olarak değerlendirilmekte… İçten yanmalı motorların otomobillerde kullanılması konusunun tamamen tarihe karışması bile gelecekteki senaryolar arasında.
Elektrikli otomobillerin bize
büyük fayda sağlayacağı kesin; daha az emisyon, daha az gürültü, daha az enerji
tüketimi… Öte yandan yüksek ilk yatırım maliyeti ve düşük menzil, uzun şarj
süresi gibi eksiklikleri olsa da bence gelecekte tartışacağımız en büyük sorun
elektrikli araçların insan sağlığına etkisi olacaktır. Evde kullandığımız düşük
elektrik tüketimine sahip elektronik cihazlardan tutun da, sadece birkaç watt mertebesinde
güce sahip cep telefonlarımızın sağlığımıza olan zararını tartışırken, bir anda
hayatımıza giren ve diğer tüm aletlerimizden kat be kat daha fazla güç gereksinimi
olan elektrikli araçların oluşturacağı elektromanyetik tehlikenin kaçımız
farkındayız? Firmaların bu alanda elbette ki çalışmaları mevcut, ancak bu da
bizden gizledikleri diğer bir konu… İşte tüm bu eksiklikleri sebebiyle ben,
mevcut içten yanmalı motorlar üzerinde yapılan çalışmaların da etkisiyle “elektriksiz”
araçların popülerliğini hiç yitirmeyeceğini düşünüyorum.
İlk olarak 2006 yılında
Volkswagen tarafından “Küçük ama güçlü” sloganıyla piyasaya çıkan küçük hacimli
aşırı beslemeli benzinli motorlar, günümüzde hemen her firma tarafından kullanılır
hale geldi. Gerek güç, gerekse de yakıt tüketimi açısından alışılagelmiş
benzinli motorlardan çok daha avantajlı durumda olan bu motorlar, yakın
gelecekte en çok kullanacağımız otomotiv teknolojisi olarak hayatımızda yer
alacaklar.
“Küçük hacimli aşırı beslemeli
benzinli motorlar” olarak ifade etsem de aşırı besleme haricinde bu motorlar, firmalara
göre büyük oranda farklılık göstermekteler. Start-stop sistemi ile bekleme
anında motorun durdurulmasından tutun da mikro hibrit teknolojisi ile kinetik
enerji geri kazanımına, direkt benzin enjeksiyonundan HCCI teknolojisine, valf
kontrolünden çift kavramalı vites kutularına kadar birçok yeniliği içeren bu
motorlar yakıt tüketimi 4 litrenin altına düşürmüş durumda, dizel motorlarda ise 3
litrenin altına düşürüldüğünü göz önüne alırsak elektrikli araçların işini epey
zorlaştıracağa benziyor.
Resimler, ilgili firmaların resmi web sayfalarından alınmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder